Rockfeller 12 Eylül askeri darbesiyle ilgili açıklamasında " çok uzun zaman önce istediğimiz özelleştirme ve ithalatın önünün açılması; engellediği için 12 Eylül Askeri darbesinin yapılmasını sağladık " diyor. Devamında hızla özelleştirme başladı. Bu görevi Turgut Özal aksatmadan sürdürdü diyor.
Gerçektende Cumhuriyetin var ettiği her şey yalan ve doğru olmayan tespitler yapılarak hazat mezat, özelleştirme adı altında satıldı.
Bu uygulama sonunda Türkiye devletinin ekonomide bağımlılığı arttı.
Rocfelller ve diğer güçlerin istekleri aksatılmadan yerine getirildi.
1994 yılı Türkiye açısından en ciddi kırılma yılıdır.
Başta tarım olmak üzere tüm sanayi kuruluşlarının çöküşünün başladığı yıldır.
2002 yılı bu kırılmalarla hazırlandı.
AKP dönemi başladı.
Özelleştirme tüm tepkilere rağmen sürdürüldü.
Devletler kişilere bağlı değildir. Kurumsal birimler, devleti temel yasaya bağlı kalarak yönetilmesini sağlar. Ancak devlet yönetim tarzı faşizme dönüşürse, kişisel irade etkin ve yetkin olur.
Tıpkı bugünün Türkiyesine benzer.
Devlet ülke içinde düzeni sağlarken, başka ülkelerden gelecek; askeri, ekonomik, politik ve siyasi saldıranlara karşı savunma refleksi geliştirir.
Kimi kurumsal faaliyetler, devleti bu süreçte tam destekler ve devletin güvencesi, eli ayağı olur.
İletişim.
Ulaşım.
Ordu
Polis.
Silâh sanayi.
Üretim kaynakları.
Başka devlet yada güçlerin denetimi altında bu faaliyetler sürdürülemez.
Ama 12 Eylül darbesi öyle bir gedik açtıki, Türkiye'yi uluslar arası güçlerin kontrol ettiği ülke yaptı.
Ve o güçlerin her isteği, Türk halkının taleplerine rağmen yerine getirildi.
Türkiyenin Balkanlar başta olmak üzere, Orta Asya ve Orta doğuda güçlü konuma ulaşması; emperyalist devlet ve arkasındaki egemen güçleri tedirgin etti.
O güçler Türkiye'yi özgürleştiren her girişimi yok etmek ve engellemek istiyor.
Türkiye askeri gücünü kontrol etmek istiyor ve engelleme çabalarını sürdürüyorlar.
Tank Palet, MKE veya başka kârlı kurumlar, önlerinin açılması adına, TC hükümetine özelleştiriyorlar..
Doğrudan özelleştirme yerine dolaylı özelleştirme tercih edildi. İlk adımda MKE 'nin özelleştirmek için Anonim Şirket yapılması oldu. Olacak.
TBMM'si alt komisyonda kabul gördü. Büyük ihtimalle meclis tarafından yasa hâlinede getirilir.
Şirket yönetimi Cumhurbaşkanı iradesiyle oluşturulacağı için şirket yönetimi, cumhurbaşkanına tam bağlı kalacaktır.
Ve arkasından özelleştirme başlatılacak.
Soru şu; MKE bugünkü yönetimi başarısızmı? Zararına üretimmi yapıyor ?
Neden özelleştiriyorsunuz?
Türkiye devletinin savunması nasıl başka güçlerin kontrolüne geçer. Kendisini koruyacağı zaman dahi dışa bağımlılıkla baş başa bırakılır.
Savunma sanayi, ülkenin silahlı kuvvetleri için gerekli olan taktik,stratejik, savunma ve taarruz amacına yönelik silah sistemleri tasarlayan, geliştiren ve üreten; diğer sanayi kollarıyla yakın etkileşimi olan işletmeler topluluğudur.
MKE, bu ihtiyaçlarını karşılamak adına, geçmişten gelen ve sonradan kurulan silah ve gereç üreten fabrikalar bir araya getirilerek; modern Türk ordusu ve güçlü bir ordu oluşturmak için kuruldu.
Yıl 1950.
1963 ve 1967 Kıbrıs sorunları, diğer bölgesel sorunlar ve ambargolar; milli kaynaklara dayanan savunma sanayinin geliştirilmesini zorunlu hale getirdi.
Makine ve Kimya Endüstri Kurumu(MKEK) Türkiyenin en ciddi ve büyük savunma sanayi kuruluşu ve Kamu İktisadi Teşebbüsüdür!
Her çeşit silah, mühimmat, patlayıcı madde, askeri ihtiyaçlar ve aletler, vasıtalar,makineler, tesisler, her türlü eşya ve levazım, yedek parça üretmek ve seri hâlde ıslah, tamir yapmak yeteneğine sahip kurumdur.
MKEK'na katılan fabrikalar:
Malzeme fabrikaları.
Mühimmat fabrikaları.
Kimya fabrikaları.
Elektirik santralleri.
Tüm fabrikalar o günün koşullarına uygun modern üretim teknolojisine sahiptir.
Kısaca MKEK Türkiye ve Türk ordusu acısında çok önemli entegre bir kurumdur.
Tamamen milli üretime ve devlet kontrolünde üretime ait olmalıdır.
Ne bizim ülkemiz nede başka ülke kendi savunma sanayisini milli kaynaklara dayanmayan, milli yönetilmeyen kurumlara teslim edilemez.
Peki AKP cumhur yönetimi bunu bilmiyormu?
Elbette biliyor.
Ama AKP'nin kuruluş sürecine baktığımızda kendisi milli değil.
20 yıl oldu ülkemizi yönetiyor.
Hangi sanayi teknolojisi getirdi, yarattı, kurdu?
Tek yapılan şey Rant sağlayan her faaliyet korkusuzca uygulandı!
MKEK ve Tank Palet fabrikası, Rant uygulamasının göbeğine konmak için özelleştiriliyor.
ABD ve İttifakları güçlü Türk ordusu istemiyor. Silâh ve teçhizatta, ağır savunma ve saldırı silah-araç-gereçlerinde kendilerine bağlı ordu olmasını istiyor.
Özelleştirme arayıp bulamadıkları süreç. Dolayısıyla destek verdikleri bir atılım.
AKP kuruluş özleri gereği bu isteği yerine getiriyor. ABD ve ittifaklarına bir kez daha kucak açıyor.
Ne yapmalıyız!
Çok net. Ülkemizin tam bağımsızlığı, insanlarımızın özgürlüğü için ekonomik, sosyal, siyasal ve askeri olarak güçlü olmak zorundayız.
Milli kaynaklarımıza , milli bir yönetim tarzıyla bu özelleştirmeye karşı olmalı ve sonuç alınıncaya kadar mücadele etmeliyiz.
Mustafa Kemal Atatürk, bu ülkeyi genç nesillere emanet ederken, sahip çıkmanın yolunu göstermiştir!
Ne ezen, ne ezilen; hakça bir düzenle tam bağımsız Türkiye!