İnsan ne vakit kötülük sahibi oldu? Bunu merak ederim. Bütün dinler insanlığın var oluşunu bir öze indirir. Sevgiyle başlayan, dünyanın tüm zorluklarını birlikte göğüsleyen insan sevgiyi kardeşlikle örtüştürmüş ve yaşatmış.
Ne zaman ki doğayı yeniden üretme başlar, sevgi azalır; kardeşlik bozulur.
Üretim-tüketim sürecinde ki ilişki zinciri bozulan kardeşlikle beraber, insan yaşamını tüm kötülüklerin içine taşır. Akla gelen tüm kötülük ve hainlik sınıfla doğar, egemen sınıf hiyerarşisi içinde güç kazanır.
Kimi zaman hukuk olur. Kimi zaman örf, anane ve gelenek olur. Köle köle sahiplerine, Topraksız çiftçi feodal efendiye, modern işçi kapitalist-burjuvaya, proletarya sosyalist devlete; bağımlı yaşam sürer. Tüm sistemlerin ortak noktası kendi karakterine has hukuk yaratmış olmalarıdır.
2002 yılı cumhuriyet tarihin de, kuruluş felsefesine aykırılığın başladığı yıldır. Yeni sömürgeci egemenlik 1950 yılıyla başlattığı egemenliğini; yeni projesine uygun düzenleme başlattı. Ulus devletlerin anti-sömürgeci algısını yok eden, ona tabi olan, uygulanacak projenin ayrılmaz parçası hükümet ve siyasetin etken edildiği yeni dönem başladı. Cumhuriyetle yeşeren başta yurtseverlik olmak üzere, ekonomi-siyaseti, hukukun bireysel özgürlüğü, kardeşçe yaşam kanalları; ''demokrasi ve özgürlük söylemleriyle'' yok edildi.


Doğru yanlışa gömüldü! Yanlış kabul gören davranış biçimi oldu. Din, ''tahkiyeci dindarın'' hedef aracı; laiklik dine düşman sayıldı. Kimlik ayrımı Hakkari'de başlatıldı. Üst kimlik, alt kimlik veya egemen kültür, egemenin hüküm ettiği alt kültür...
Halklar birbirine düşman İnançlar birbirine düşman Tarikatlar birbirine düşman Maalesef Türkiye de insan kendi yaşamına düşman!
2002 yılında başladıkların da ne hayaller sundular Anadolu insanına. Açlık yok olacak. İşsizlik bitecek. Üretim yeniden düzenlenecek. özgür Bir ülke yaratılacak. Barış ve kardeşlik ülkemizde başlayacak ve dünyaya dalga dalga yayılacak. siyasi parti kanunları ve özgürlük içeren hukuk düzeni yeni anayasayla kurulacak. Emekçi dünyası ve yoksul köylü hak ve hukukunu savunacak örgütlüğe sahip olacak.. vs. vs. Söyledikleri hiç gerçekleşmedi. Türkiye bu gün barut fıçısı, her an patlar. Patlaması yalnız kendini değil, Ortadoğu başta olmak üzere; balkanları, orta Asya'yı, Kuzey Afrika'yı ve uzak doğuyu hatta Avrupa'yı da zulmün ve acının anaforuna çekecek güçte. Bu sürecin sorumluları; kendi siyasi ikballeri uğruna dinin kutsallığını kullanan siyasi güruh ve o güruhların partileridir. Suçlu AKP'dir! Suçlu bu iktidar oyununa çaktırmadan destek olan siyasi dünyadır!
Türkiye halkı aradan geçen on yıl sonrada olsa, kendi yaşamına biçilen donun farkında. Sabırla, kendi yaşamının kirmenlerken bir gerçeğin farkına ermenin suskunluğu için de bekliyor. Bir musibet bin nasihatten daha öğretici oluyor. Türkiye halkı artık AKP zihniyetini de sayın Erdoğan'ı tanıyor. Söyledikleri bir kulaktan giriyor öbüründen çıkıyor. Her şerrin bir hayrı var derler. AKP gerçeği Türkiye de hayrın, kardeşliğin ve barış içinde yaşamanın şerri oldu.
2021 yılı umarım ki şerrin hayra dönüştüğü gün olur!