12 Eylül darbesi solun şafağını değiştirdi. Sol ne istediğini biliyor, ne kendini anlatıyor. Kendini tanımlamıyor.
Sazla, sözle kendine destek arıyor.
Sol ne demek!
Örgütlü mücadele demektir.
Emeğin genel çıkarları doğrultusunda; ekonomik, siyasi, hukuksal alandaki iktidarını hedeflemeli.
Sol emekçilerin arz ve taleplerini savunan örgüttür.
Demokrasi talebini, demokratik hak ve özgürlüklerle dokuyan örgüttür.
Sol taraftır!
Emekten yana taraftır.
O nedenle kitle partisi olamaz.
Sol sömürenle, sömürüleni; sömürgeyle, sömürgeciyi aynı kefeye koymaz.
Sol egemenliğin tek taraflı olduğu sistemlerde; emeğin öncü gücü ve örgütlü önderi olur.
Sol emek dünyası içinden çıkan önder kadrolarla örgütlenir, çalışma yapar ve iktidar mücadelesi verir.
Sol aşağıdan yukarı örgutlenir!
Duyguyla değil ilkeyle hareket eder. Hedefi ve çalışma tarzı nettir.
1980 askerî darbesi sonrası kurulan sol örgütler; parti olabildimi?
Bence olamadı!
Var diyen çıkar anlatır. Doğruluğunu ortaya kor. Bizden düşüncemizi gözden geçiririz.
Partileşme süreci içinde olduğundan, gerçek hedeflerine çözüm yaratamıyorlar.
Önderliği pekişmeyen, partileşme sürecin de emekçi dünyasıda; konumunu unuttu.
Sömürünün baskısıyla bitkinleşen emek dünyası, çaresizlikten sisteme teslim olmuştur. Teslimiyeti hala devam ediyor.
Sol önderlik etmediği içinde seçimlerde sola oy vermiyor.
Sol gerçek kimliğine dönmedikçe, ırka ve dinsel algıya taviz vererek; yurtseverliği sulandırarak emek dünyasından yeterli destek bulamaz. Bulamıyorda!
Sol örgütler konumlarını gözden geçirmeli. Örgütü yönetenler ideolojik, politik, siyasi özü; örgütün temel varlığı yapmalıdır.
İşte o vakit emekçilerde, emeklilerde kendilerine önderlik edecek partinin varlığını görür.
Başta CHP olmak üzere tüm sol partilere desteğini esirgemez ve tavizsiz sürdürür.
Parti emek dünyasını kucaklar. Emek dünyasıda partinin ana motoru olur. Emeklinin limanı CHP ve sol partiler olur.
Sol; 12 Eylül darbesi sonrası kaybettiği şafağını, yeni türkülerde destanlaştırır.
Emek En Yüce Değerdir!