İlk yazımda kendi zaman ve mekanımızın, ülkede yarattığı kaosları satır başlarıyla göstermeye çalıştım. Bu gün Dünya da ve Türkiye de her gün gündemin ön sıralarında ki Kürtler, Sadece Türkiye Cumhuriyeti sorunu olmaktan çıkmış veya çıkarılmıştır.
Türkiye de bir sorun olan Kürt talepleri çok yönlü ele alınan ve çözülme zorunluluğu olan beklentilerdir. Sadece üst kurumların alacağı kararla değil, maddi alt yapısını da içeren bir çözümün uygulanması gerekmektedir.
İster aynı kökten, ister farklı kökten gelsin; farklı kültürlerin olduğu her toplumda, devletle farklı kültürlerin çatışması kaçınılmazdır. Devletlerin kuruluş sürecinde ki tutum ve ilişkinin derinliği çatışmaların daima kaynağı olmaktadır. Çünkü, devlet bir kültürün önderliğinde, diğerleriyle ittifak içinde kurulmaktadır. Zamanla kurucu kimlik etkin olarak öne çıkar. Önder olan kültür kendi egemenliğini pekiştirirken, diğerlerini kendine tabii edecek yöntemlere girer. Başta dil ve eğitim olmak üzere; kaynakların verimli kullanılması dahil bir çok konuda çatışma kendi sürecini başlatır.
Çatışma, ya uyumla anlaşmayla sonuçlanır; ya da kökten ayrışmaya yol alır....
Maalesef Türkiye bu sürece sokuldu.
Bu süreçten çıkışı anayasal eşitlikte görüyorum.
Bu süreçten çıkışı kırsal dönüşüm projesi içinde yer alan, yerel yönetimlerin etken olacağı ekonomik kurullarda görüyorum.
Bu iki çözümün detayına inmeden, insanlık tarihinde farklı kültürlerin çatışmayla başlayan savaşlarının nasıl sonuçlanabileceği görmekte fayda vardır..
1- Ayrışma: Ulus devlet olmasına rağmen, kalın sınırlarla yaşadığı bölgeleri net olan kültürlerin ayrı ayrı devletlere dönüşmesi.
2-Eyalet:Çoğunlıkla valilerce yönetilen ve yönetim bakımından kendi karar mekanizmaları da olan bir tür bağımsız büyük yönetim birimleridir. Osmanlı devlet yönetimi, merkezi devlet yapısına bağlı bir çok eyaleti olan devlettir..
3-Fedarasyon: Ortak bir anayasa etrafında birleşen devletlerin oluşturduğu devlet birimidir. Bu tip devletlerde ayrıca her federasyonun kendine ait anayasası, yürütme ve yargı organları vardır.
4-Konfedarasyon:Birden fazla devletin egemenliklerini muhafaza etmek kaydıyla; ortak sınırlı menfaattarını korumak ve sağlamak kaydıyla, bir antlaşmayla kurulan topluluktur. Her devlet kendi hakimiyetine sahiptir. Başka devletlerle diplomatik ve ticari ilişki kurabilir.
Konfederasyon üye ülkelerin temsilcilerinden oluşan meclise sahiptir. Bu meclisin aldığı karar konfederasyona üye ülkelerde geçerli olabilmesi için kendi meclisinin de uygun görmesi gerekmektedir.
RUSYA BAĞIMSIZ DEVLETLER TOPLULUĞU
İNGİLİZ MİLLETLER TOPLULUĞU
vs. vs. vs....
5-Anayasal Eşitlik: Çok kültürlü halkların olduğu devletlerde, herkesin dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, mezhep vb. sebeplerle ayrım gözetmeksizin kanun önünde eşit olması ve kanunların, sosyal hakların, başta eğitim olmak üzere aynı haklara sahip olmasıdır.
Anayasal eşitlik; hiç bir kişiye, aileye, sınıfa ayrıcalık tanımaz. Aynılar aynı alanda eşit haklara sahiptir. Devlette bu eşitliği hayata geçirmek ve korumakla yükümlüdür.
Anayasal eşitlikte iki önemli nokta var. Şekli hukuk ve maddi Hukuk'ta eşitlik.
Şekli hukuk; Kanunların kapsadığı herkese eşit uygulamadır.
Maddi hukuk; aynı durumda olanların, hak ve sorumlulukta eşit davranma zorunluğu içerir. Her yönüyle eşit olanların arasın da ki eşitliktir. Eşitlerin eşitliğidir.
Savcıyla, futbol hakemi aynı haklara sahip olamaz ama bir savcının sahip olduğu hakka diğer savcıda sahiptir.
Herhangi toplumu oluşturan farklı kültürlerin yaşamın her alanında kendini ifade etmesi, kendi kültürünü kendi kimliğiyle gelecek nesillere aktarması gibi..
6-Asimilasyon: Farklı köklerden gelen azınlık ve etnik gurupları, bunların kültür birikimlerini baskın doku ve yapı içinde eriterek yok etme sürecinin sonu.
Toplumun bir kesiminin iradesi dışında sindirme, genele uyumlaştırma yöntemi; benzer hale getirme, kendine benzetme ve özümlemedir.
Bir toplumu asimile etmenin en etkili yolu, o toplumun dilinin yok edilmesidir. Dilini kaybeden millet nereye çekersen oraya gider...
Yukarıda izaha ve kısa tanımlamaya çalıştığım başlıklar, insanlık tarihin de bugüne kadar bilinen çok kültürlü devlet yapılarıdır.
Türkiye'nin bu güne taşıdığı bir sorunu olan Kürt sorunu; Türkiye'nin somut koşullarında hangi başlık altında çözülebilir... Kürt aydınları, Kürt siyasi algısı ve Karşıt siyaset algısı açık net ve kıvırmadan düşüncesini ve çözümünü ortaya koymalıdır..(devam edecek)